Kripto para madenciliği için kullanılan yüksek performanslı donanımların çalışma hızını ölçen hash oranı -hash rate- ile ölçülen bitcoin üretimi oranlarının kıyaslanmasıyla, dünyanın en çok bitcoin üreten ülkeleri belli oldu. Statista tarafından derlenen verilere göre; aylık hash oranı payı açısından yapılan kıyaslamayla ABD, yüzde 37,8’lik oranla dünyanın en çok bitcoin madenciliği yapan ülkesi olurken, onu yüzde 21,1’lik oranla Çin ve yüzde 13,2’lik oranla Kazakistan izledi.
Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Gate.io Küresel Büyüme Direktörü Kafkas Sönmez, “Çin, 2021’de uygulamaya koyduğu kripto madencilik yasağına kadar, yüzde 75’lik üretim oranıyla dünyanın en çok bitcoin üreten ülkesiydi. Çin bu yasakla liderliği ABD’ye kaptırsa da ikinci sırada yer alarak ‘en’ler listesindeki yerini koruyor” dedi.
“BİTCOIN MADENCİLİĞİNİN GEREKTİRDİĞİ ALTYAPIYI KURMAK, ABD’DE DAHA KOLAY”
Çin’deki durumun aksine ABD’nin madenciliği yasal bir faaliyet olarak gördüğünü ifade eden Sönmez, “ABD’de Bitcoin madenciliği yapan ve borsada işlem gören şirketler mevcut. Bitcoin madenciliğinin gerektirdiği altyapıyı kurmak, ABD’de daha kolay. Ayrıca ülke, madencilere gerekli araç ve destekleri de sunuyor. Öte yandan enerji kapasitesi yüksek oranda fosil yakıtlara bağlı olan Kazakistan’da kömürden üretilen ucuz elektrik, ülkeyi Çin merkezli madenciler için cazip bir konum haline getirdi. Kimi veriler, Kazakistan madencilik sektörünün 19 milyon nüfuslu ülkenin toplam üretim kapasitesinden yüzde 7 pay aldığını gösteriyor” diye konuştu.
“BİTCOIN HALA FOSİL YAKITLARLA ÜRETİLİYOR”
Ülkelerin bitcoin üretim kapasitelerinin kurulu yenilenebilir enerji güçleriyle kıyaslandığında, bitcoinin hala fosil yakıtlara bağlı olduğunun altını çizen Sönmez, “Örneğin İzlanda, Paraguay ve Norveç, neredeyse tüm enerji ihtiyaçlarını yenilenebilir kaynaklardan elde ediyor. Ancak bu ülkelerin toplam bitcoin arzındaki payı yüzde 1,1’i geçmiyor. Bu durum, sürdürülebilirlikle ilgili endişeleri beraberinde getiriyor. Zira tahminler, bitcoin madenciliğinin her yıl 348 terawatt/saat enerji harcadığını gösteriyor. İklim değişikliğinin etkilerini daha çok konuştuğumuz bu dönemde kripto paraların piyasa değeri açısından en büyüğünün fosil yakıtlara bağlı olması, yeşil ekonomiye geçişte de bir engel teşkil edebilir” ifadelerini kullandı.
“BİTCOIN, YENİLENEBİLİR ENERJİ İÇİN YENİ BİR PAZAR OLUŞTURUYOR”
Bitcoin madenciliğinin gelişmiş bir sektör olduğuna, fosil yakıtlara bağımlılığın da yine kripto ekosistemi tarafından aşılacağına dikkat çeken Sönmez, “Bitcoin madencileri dünyanın herhangi bir yerinde, herhangi bir zaman, herhangi bir enerji kaynağından yararlanabiliyor. Daha düşük maliyetli olan enerji kaynaklarını tercih etmeleri de karlılıklarını artırmak için tercih edecekleri bir yol. Bu durumda yenilenebilir enerjinin erişilebilirliğinin artması için bir sebep daha ortaya çıkıyor. Bitcoin ve genel olarak kripto para ekosistemi, yenilenebilir enerji için yeni bir pazar oluşturuyor. Her geçen yıl büyüyen bu pazar, temiz enerjiye daha fazla yatırımı da teşvik edebilir” dedi.